Çocuklarda Bağırma Krizleriyle Başa Çıkma Yolları
- Tıkladers
- 4 gün önce
- 2 dakikada okunur
Bir sabah kahvaltı masasında sadece sütünü içmesini istediğiniz için kriz çıktıysa… Veya parkta eve dönme zamanı geldiğinde çocuğunuz tüm mahalleye sesini duyurduysa… Yalnız değilsiniz.
Bu dönem, pek çoğumuzun zorlandığı ama aynı zamanda çocukların iç dünyasını anlamak için önemli sinyaller verdiği bir dönem. O bağırmaların altında, çoğu zaman aslında “Beni duy!” çığlığı yatıyor.
Peki, Neden Bağırıyorlar?
İlk olarak şunu bilmek gerekiyor: Çocuklar duygularını bizim gibi sözcüklerle değil, davranışlarla ifade eder. Özellikle 2-6 yaş arası çocuklar, beyin gelişiminin tam da “duygu düzenleme” kısmını inşa etmektedir. Bu yaşlarda prefrontal korteks (yani düşünce, planlama, kontrol merkezi) henüz tam gelişmemiştir. Bu da demek oluyor ki; çocuklar hissettiklerini yönetmekte zorlanıyorlar.

Yani aslında çocuk bağırdığında “Ben bu durumu kaldıramıyorum” demeye çalışıyor. Kimi zaman korkuyor, kimi zaman hayal kırıklığı yaşıyor, kimi zamansa sadece anlaşılmak istiyor. İşte bu noktada bizim görevimiz onun duygusunu bastırmak değil, o duygunun içinden geçmesine eşlik etmek.
Bağırma Krizlerinde Ne Yapabiliriz?
Kriz Anında Cevap Değil, Alan Verin
Çocuk bağırırken yapılan en yaygın hata hemen onu susturmaya çalışmak oluyor. “Bağırma!” ya da “Kes sesini!” demek çocuğa neyin yanlış olduğunu değil, sadece duygusunun kabul görmediğini öğretir. Onun yerine sessiz kalmak, ama orada olmak daha etkili. Göz hizasına inin, “Kızgın olduğunu görüyorum. Hazır olduğunda konuşabiliriz,” gibi cümlelerle ona alan tanıyın.
Duygusunu İsimlendirin
Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki bir duygunun adı konduğunda beyin, o duyguyla baş etme konusunda daha sakin hale geliyor. “Çok öfkelendin, değil mi?” demek, çocuğa hem aynalanmış hissettiriyor hem de o duyguyu tanıma becerisi kazandırıyor.
Sınırlar Net Ama Sakin Olmalı
Çocuklar güveni sınırlarla öğrenir. Sınır koymak “otoriter” olmak anlamına gelmez. “Bağırmak seni anlatmak için bir yol ama burada bu şekilde bağırmak doğru değil. İstersen birlikte nasıl konuşabileceğini düşünelim,” gibi yönlendirici ama sakin bir tavır, çocuğun davranışlarını şekillendirir.
Sonra Konuşmak Altın Değerinde
Kriz geçtikten sonra, çocukla konuşmak çok önemli. “Az önce ne oldu, sence neden bu kadar kızdın?” gibi açık uçlu sorularla çocuğun iç dünyasına dokunmak, onu anlamaya çalıştığınızı gösterir. Bu konuşmalar zamanla çocuğun duygularını yönetmesine yardımcı olur.
Unutmadan…
Çocuk bağırdığında bağırmak, yangına benzinle gitmektir. Ama sessiz kalmak da görmezden gelmek değildir. Duygular, doğru zaman ve doğru yaklaşımda yatışır. Çocuklar bu krizlerle büyür. Asıl önemli olan, biz o sırada nasıl bir yol arkadaşı oluyoruz?
Comments