Doğal afetler yaşamın reddedilemez bir parçasıdır. Kişiler hayatlarını sorunsuz bir şekilde devam ettirebilmek için her türden afete karşı tedbirli ve bilgili olmalıdır. Herhangi bir şiddetteki depremle karşılaştıklarında panik olmamalı ve süreci doğru sürdürebilmelidirler. Aksi takdirde afetin olumsuz etkisini artırabilirler.
Doğal afetler çocuklar için yetişkinlere oranla daha zorlayıcıdır. Çünkü afetler hakkında yeterli bilinçleri olmayabilir. Karşılaştıkları alışılmadık durum onları kaygılandırabilir. Ek olarak çevrelerindeki kişilerin korku içerisinde olduğunu görmeleri çocuklar için durumu daha vahim bir hale getirir.
1. Karanlıktan korkma şiddetleri diğer çocuklarla kıyaslandığında daha yüksektir. Işıksız bir odada kalmak, aydınlatmasız yolda araç sürmek bu çocuklar için zorlayıcıdır.
2. Yüksek sese karşı hassasiyetleri olma ihtimali çok yüksektir. Böyle durumlarda gergin, korkmuş ya da öfkeli hissedebilirler. Ya da sinme ve bir yerlere saklanma ihtiyacı hissedebilirler. Bu onların sosyal ilişkilerine zarar verir. İçe kapanmalarına neden olabilir.
3. Maruz kaldıkları afetin şiddetine ve türüne bağlı olarak korkular geliştirebilirler. Örneğin depreme maruz kalan bir çocukta yüksek katlarda oturmaya, yüksek tavanlı odalarda bulunmaya, asansör gibi kapalı mekanlarda kalmaya karşı hassasiyet oluşabilir. Ayrıca bu çocuklar yaşamlarını genellikle aynı konutta sürdürmek isterler. Sık sık taşınmak onları güvende hissettirmez. Ayrıca otelde konaklamak da onlar için bir endişe kaynağı olabilir. Bunun yanı sıra sel ya da taşkın gibi su kaynaklı afetlerle karşılaşan çocuklar yaşlarına bağlı olarak sudan çekinme davranışı gösterebilirler. Böyle çocuklar için duş almak, denize girmek, deniz yolculuğu yapmak gibi hayatın olağan davranışları afete maruz kalınan yaşa bağlı olarak farklı şiddetlerde kaçınma davranışı oluşturabilir.
Çocuğunda bu türden bir hasarın olmasını istemeyen anne babalar onları afetler hakkında bilinçlendirmelidir. Afet durumunda panikten uzak, kendilerinden emin durarak çocukların durumu daha kolay atlatmalarını sağlayabilmelidir. Ancak yine de çocuk bir afet nedeniyle çeşitli korkular edinmişse bir uzman desteği almaktan çekinilmemelidir.